Akrep yaşam alanı olarak daha çok nemli ve sıcak yerleri tercih eden ve zehirli iğnesi bulunan bir hayvan türüdür. Zehrinin şiddeti akrebin rengine göre değişkenlik göstermektedir. Koyu renge sahip olan akrep türlerinin daha öldürücü olduğu söylenebilir. Vücutları kitin denilen sert bir tabaka ile kaplı olan akreplerin bilinen 1753 türü bulunmaktadır. Akrepler ağaçların kovuklarında, toprağın alt kısımlarında ve taş çatlaklarında karşımıza çıkabilirler.

Yalnız yaşayan akreplerin yuvalarında topluluk görülmesi imkansız bir şeydir. Daha çok kaya diplerinde yaşamayı seven akrepler, toprak altlarında bile çok kolay bir şekilde yaşamlarını sürdürebilirler.
Güneşin olduğu zamanlarda akrepleri görmek neredeyse imkansızdır. Çünkü güneş ışığı akreplerin derisini kurutmaktadır. Bu yüzden akrepler beslenmek ve avlanmak için daha çok gece vakitlerini tercih ederler.

Akrebin kuyruk kısmında son halka yerinde yani zehrin bulunduğu kısımda iki bez ve bir kese vardır. Zehir salgısı üreten bu bezler zehrin birikmesinin ardından akrebin kuyruk bölümünde bulunan halkada toplanır. Akrepler kendilerini dış etkenlerden korumak amacı ile zehirlerini ortaya çıkarırlar ve durum maalesef bazen insanların başına gelir. Akrep zehrinin içinde kanamaya neden olan, hücreleri öldüren, kalp ve sinir hücrelerinin bozulmasına sebep olan bazı maddeler bulunur. Akrebin sokmuş olduğu bölümde küçük bir iğne şeklinde ize rastlanır. Akrep sokmasının ardından yaklaşık olarak 15 dakika ile 2 saat sonra şiddetli ağrılar ve bununla beraber morarma, kızarıklık ve şişmeler görülür. Bunun yanı sıra akrep sokmasında bulantı, susuzluk, baş dönmesi, kusma ve titreme gibi belirtiler görülür.

Akrepler çok hızlı hareket edebilen canlılar olduğu için akrep sokması da ani bir şekilde gelişebilir. Herhangi bir akrep sokması durumunda en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.

Sağlık kuruluşlarında kişilere akrep zehrine karşı hazırlanmış olan özel serumlar verilir ve bu özel serum ile birlikte hastanın tedavisi yapılır. Eğer yakınlarda sağlık kuruluşu yoksa yapılabilecek olan en doğru şey akrebin soktuğu yerdeki pis kanı dışarı çıkarmaktır. Pis kanı çıkarmak oldukça zor bir iştir. Akreplerin boyutları zehirli olup olmadığı konusunda bir bilgi vermez. Yani küçük bir akrep bile öldürücü nitelikte zehir salgılayabilir. Bu kısımda zehrin ölçütü farklı durumlara göre değişkenlik göstermektedir.
Sefalotoraks kısmı, akrebin kabuğunun, ağzının bulunduğu baş kısmının, kıskaç ya da pençelerinden oluşan ayaklarının bulunduğu kısımları
Akreplerin başlarının ortasında iki adet göz bulunur ve kenarlarında da yine birkaç adet gözleri vardır. Bunlara rağmen çok iyi göremezler ve görme yetileri zayıftır. Genellikle gezinme ve dışarıda dolanma esnalarında dokunma duyularını kullanarak hareket ederler davranırlar. Bunların haricinde akreplerin bir çift güçlü kıskaçları ve dört çift ayakları vardır.